Nur.gen.tr
Bismillah her hayrın başıdır.
Aranacak kelime: 
Sıkça Sorulan Sorular(İbadet)
     
Şu küllî hadsiz nimetlere karşı nasıl şu sınırlı ve cüz'î şükrümle mukabele edebilirim?

1.Cevap
Elcevab: Küllî bir niyetle, hadsiz bir itikad ile... Meselâ: Nasılki bir adam beş kuruş kıymetinde bir hediye ile, bir padişahın huzuruna girer ve görür ki, herbiri milyonlara değer hediyeler, makbul adamlardan gelmiş, orada dizilmiş. Onun kalbine gelir: "Benim hediyem hiçtir, ne yapayım?" Birden der: "Ey seyyidim! Bütün şu kıymetdar hediyeleri kendi namıma sana takdim ediyorum. Çünki sen onlara lâyıksın. Eğer benim iktidarım olsaydı, bunların bir mislini sana hediye ederdim." İşte hiç ihtiyacı olmayan ve raiyetinin derece-i sadakat ve hürmetlerine alâmet olarak hediyelerini kabul eden o padişah, o bîçarenin o büyük ve küllî niyetini ve arzusunu ve o güzel ve yüksek itikad liyakatını, en büyük bir hediye gibi kabul eder. Aynen öyle de: Âciz bir abd, namazında "Ettahiyyatü lillah" der. Yani: Bütün mahlukatın hayatlarıyla sana takdim ettikleri hediye-i ubudiyetlerini, ben kendi hesabıma, umumunu sana takdim ediyorum. Eğer elimden gelseydi, onlar kadar tahiyyeler sana takdim edecektim. Hem sen onlara, hem daha fazlasına lâyıksın. İşte şu niyet ve itikad, pek geniş bir şükr-ü küllîdir. Nebatatın tohumları ve çekirdekleri, onların niyetleridir.
            Hem meselâ: Kavun, kalbinde nüveler sûretinde bin niyet eder ki, “Ya Hâlıkım! Senin Esmâ-i Hüsnânın nakışlarını yerin bir çok yerlerinde ilân etmek isterim.” Cenâb-ı Hak gelecek şeylerin nasıl geleceklerini bildiği için, onların niyetlerini bilfiil ibâdet gibi kabûl eder. Mü'minin niyeti, amelinden hayırlıdır. Şu sırra işaret eder. Hem
سُبْحَانَكَ وَ بِحَمْدِكَ عَدَدَ خَلْقِكَ وَ رِضَآءَ نَفْسِكَ وَ زِنَةِ عَرْشِكَ وَ مِدَادِكَلِمَاتِكَ وَ نُسَبِّحُكَ بِجَمِيعِ تَسْبِحَاتِ اَنْبِيَآئِكَ وَ اَوْلِيَآئِكَ وَ مَلئِكَتِكَ
gibi hadsiz adetle tesbih etmenin hikmeti şu sırdan anlaşılır. Hem nasıl bir zâbit, bütün neferatının yekûn hizmetlerini kendi nâmına pâdişaha takdim eder. Öyle de: Mahlûkata zabitlik eden ve hayvanat ve nebatâta kumandanlık yapan ve mevcûdât-ı arziyyeye halifelik etmeye kabil olan ve kendi hususî âleminde kendini herkese vekil telakki eden insân,    اِيَّاكَ نَعْبُدُ وَاِيَّاكَ نَسْتَعِينُ  der. Bütün halkın ibâdetlerini ve istianelerini, kendi nâmına Mâbud-u Zülcelâl'e takdim eder. Hem
سُبْحَانَكَ بِجَمِيعِ تَسْبِحَاتِ جَمِيعِ مَخْلُوقَاتِكَ وَ بِاَلْسِنَةِ جَمِيعِ مَصْنُوعَاتِكَ    der. Bütün mevcûdâtı kendi hesabına söylettirir. Hem
اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى مُحَمَّدٍ بِعَدَدِ ذَرَّاتِ الْكَآئِنَاتِ وَ مُرَكَّبَاتِهَا
  der. Herşey nâmına bir salâvat getirir. Çünki herşey, Nur-u Ahmedî (A.S.M.) ile alâkadardır. İşte tesbihatta, salâvatlarda hadsiz adetlerin hikmetini anla.
6.2.2008 11:04:48


Yardım
*Sizler de merak ettiğiniz konularda muhabere bölümünden soru sorabilirsiniz. Muhabere için tıklayın.
* Sıkça Sorulan Sorular Bölümünde sol taraftaki menüden kategori seçerek ya da arama yaparak soruları listeleyebilirsiniz.
* Listelenmiş sorulara tıklayarak tamamını okuyabilirsiniz.
* Arama yaptığınızda listelenen soruların kategorilerine başlık içerisinde turuncu ile yazılmış linkler sayesinde ulaşabilirsiniz.
 | 
Pharmaceutical Track & Trace System İlaç Takip Sistemi